Edilebilecek en güzel dua bu sanırım; ‘Güzelliğini, yarattığı güzelliklere bağışlasın rabbim’. Ayağına taş değmesin demeyeceğim sana. Değse bile çatlasın, ikiye ayrılıp buyur etsin seni arkasında sakladığı papatya tarlasına. Musa’nın Kızıldeniz’e yaptığı gibi ayrılsın önündeki tüm kötülükler ve kötüler. Arkandan gelen çirkinlikler bırak kalsın çirkinlikleriyle kötüler ve kötülüklerin arasında.
Bir de ben, ben gelmiyorum. Gelemiyorum artık. Beni bırak sen git, siz gidin hatta. Ben sensiz geçecek saniyenin azabını hesaplarken. Senin beni bir dublör sayıp gözlerimi süzerken, dudaklarımı ıslatırken, saçlarımı okşarken düşlediğin, siz gidin. Arkandan edilebilecek o kadar çok küfür varken ben edilebilecek duaları ezberliyorum, siz gidin. Onun için yaşadığını, nefes aldığını bile bile gözlerine kuluncasına baktığım saatleri dakikalara bölüyorum, meşgulüm biraz siz gidin. O gece eksi iki derece havada sol elimi hiç bırakmayacakmış gibi tutarak onun adını sayıkladığını duyduğum sesin desibel değerini, senin kıvırcık tek bir saç telinin bende ki değeri ile çarpıyorum, uzun sürecek gibi siz gidin. Ömrümün geriye kalanında sana alacağım papatyaları alamayacağımı öğrendiğimden beri kaç çocuk sevindirilir acaba bununla diye diye parayı sayıyorum.
12Please respect copyright.PENANA6zQk24rkAT
Yoruldum artık siz gidin.
ns 15.158.61.6da2